17 Ağustos 2010 Salı

Finish

Vee vee veee. Uzatmaları oynanan bi sevdanın, bir aşkın, bir dostluğun, bir arkadaşlığın dün akşam son düdüğünü mecburen çalmak zorunda kaldım, kaldık. Anladımki dahada uzatıp can sıkmak, karşımdakini üften püften muhabetlerle kapışma noktasına getirmek, yada ne bileyim okadar çok şey varki bu yaşanmamışlıklar ormanında, zor oldu gözümü karartıp bunları ona, içime sarmaşık gibi dolanan birine söylemek. Haa diyebilirdim, " seni seviyorum, bundan sanane diye ". Olan her türlü bana olurdu, zaten yine bana olacakta ilk değil çünkü. 2 gün, 3 gün sonra herkez hayatına kaldığı yerden devam eder. Çok ciddiyim herşey okadar soğumuştuki, hortladı. 2 haftadır siktirolup gittiğini sandığım şey hortladı. Bunu benmi yaptım ? Hayır. Kendime bu kötülüğü yapmıcağımı çok iyi biliyorum. Neyse olan oldu. İçi rahattır şuan, gerçekten istediği buydu, herşeyi ona yıkmıyorum ama istediği buydu. Hoşçakal dedik, hoşçakalalım dedik ve en kötüsü helalleştik. Hayatımda en çok istediğim kişi ile helalleştik, deli gibi aşık olduğum kişi ile helalleştik, yanında olduğumda bambaşka bi boyutta olduğum kız ile helalleştik. Kapattık birbirimiz, yokuz artık, kimse kimsede yok. Yaşadığım şeyi 2. defa yaşadım bu sabah, bugünde ruhum çırılçıplak uyandı, üzerimde bastıran o ağır hissiyatla. Uzun uzadıya yazmaya gerek yok artık. Bir daha bu konuyu buraya yazmam bitti diyordum, sanırsam bu son. Ne gelirse sanmaktan geldi ya başıma. Beni sevmeyen, beni sevemeyen, beni ne yaparsa yapsın sevmiyeceğini söylesede, ta en başından ben bunların hepsinin farkındadım, bile bile ben isteyerek oldu bunlar. Sevemezdi beni sevmedide, sevmeye çalıştım dedi o gerçekten en klasik masal, en gerçeği ise sevemem seni işte. İşte sormadığım soramadığım iki soru var sadece kafamda cevaplanmayan. Niçin sevmeye çalıştında sevemedin, neden sevemeyeceksin diye. İşte bunların cevabı yok. Zaten aşık olan birine başkasını sevdiremezsin, Neyse neyse neyse işte. Bi şey, kapandı işte dün gece. Belki bir şey değil, binlerce şey kapandı dün akşam. Kader filmi neyin ne olduğunu çok güzel anlatmıştı bana, anlamak istememiştim. Hele o, Herkezin inandığı bir şey vardır şu amına koydumun hayatında benimkide sensin ne yapayım sözü. Başıma dank eden balyozlar o akşam, filmin şarkısı seni yar ederim ellere seve seve falan. Filmin konusunla pek yaşadıklarım örtüşmesede, o filmde ben vardım, o da vardı, oda vardı. Burda çok yazdım şarkıları birebir yaşadım diye. Özcan Denizin söylediği, Niran Ünsalın daha güzel söylediği, Haktan'ın ise bambaşka boyutlara götürttüğü Nasip Değilmiş şarkısını meğersem yazmaya ben başlamışım. Dün akşam bitirdim o şarkıyı. Üstüme işledi. Çok kullanırdık zaten nasip değilmiş sözünü. Şarkıyı buraya yazmama gerek yok, şarkının son dizeni yazayım yeter. Son dizesi işte dün akşam yazıldı;
rahat uyu yar sana hakkımı helal ettim
O güzel şarkıda benim gibi bitti işte dün akşam. Zamanla neler olur bilmiyorum artık, kafam göt gibi. Sikeyim yani cidden sikeyim. Ne güzel toparlanmıştım, dağıldım yine etrafa. Toparlanmam uzun sürecek gibi, anasını sikeyim.
Diyecek hiçbirşeyim yok, diyeceklerimi dün akşam dedim, aslında diyemedim, demiş kadar oldum. Ağzımı bozmak istemiyorum buraya yazarak. Yayında ve yapımda emeği geçen herkeze grazie, grazie, grazie. Nokta, bitti, sanmıyorumdur işallah. Resme gelirsek, kasti yapılmış bi faul, ve kırmızı kart, bayan hakem memedi artık sonsuza kadar oyundan attı. Formasını çıkarttı, eline alarak sahayı terkediyor, 3, 5 kişinin alkışı arasında.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Tarihten Bir Sayfa

Blog Widget by LinkWithin