2010 Dünya Kupası Elemeleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
2010 Dünya Kupası Elemeleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

20 Kasım 2009 Cuma

L'equipe

Hiç çevirmek için uğraşmaya deymez, ki uğraşmadımda zaten. Henry gibi golden sonra sevinmeyen bir futbolcu - bu özelliği sayesinde sevildi zaten çoğu kişi tarafından - böyle bir golden sonra abartılı!!! sevinmesi ve bu golün bileti kapan gol olması. Sinir olmamak ve böyle bir hareketi onun yaptığına inanmak zor.

Bir Ülkenin Kaderi ve Bir El

Bir futbolcu, ekmeğini bu işten kazanıyor. Hani herkez der ya helal ekmek ye haram geçmesin boğazından diye, belki abartıyoruzdur ama böyle bir futbolcuya bu hareket hiç yakışmadı. Sıradan bir gol olsa belki ama bu gol Fransa'yı Güney Afrika'ya götüren gol oldu eliyle düzelttiği ve verdiği pasla. Artık FIFA verirse bir ceza verir belki yada vermez, ama ceza verirse isterimki Dünya Kupasında oynamıyacak cinste bir ceza olsun. Çünkü yaşı itibariyle Henry'nin belkide son Dünya Kupası. Artık olan oldu herkez konuşcağı kadar konuştu, olan Avrupa'nın Afrikalısı İrlanda'ya oldu. Bir ülkenin kaderi Henry'nin elinden geçti yani. Son biletler dün akşam alındı. ve artık kontenjan doldu. Ayakta kalan yolcularda yerlerine oturmuş vaziyette artık.

Rusya, kura çekiminden sonra Arshavin'in aşşağıladığı Slovenya'ya Moskova'da son 10 dakika içinde yediği golün sayesinde deplasmanda 1-0 yenilerek yeni formalarıyla arz-ı endam etmekten diskalifiye oldular. İşte ne oldum demiyeceksin, 2002'den sonra Slovenya dünya vitrininde ama bu sefer herşeylerini borçlu oldukları Zahovic'ten yoksun bir şekilde.
Suyun diğer iki tarafında favori bu maç ev sahibi iken Yunan'lılar ne yaptı etti vizeyi aldı. Atina'da 0-0 biten maçtan sonra, Shevchenko ve askerleri Afrika yolcusu diye içimden geçirmiştim ama Otto usta yine zekasını çalıştırdı belkide. Maçı zerre izlemiş değilim ama Yunanistan'ın vizeyi kritik stratejik hamlelerle aldığının hissindeyim.

Ve belkide bizim için en kötü maçtı Bosna Portekiz maçı. Fransa'nın el olayından başka hiçbir şey izlemedim play off adına. Bu maçın yayını varmıydı bilmiyorum. Herkez kabul biz kendi salaklığımızdan gidemedik Afrika'ya zaten. Estonya'da alınan 1 puan, Ali Sami Yen'de İspanya karşısında alınan son dakika golüyle yenilgi, Belçika'ya verilen puanlar ve Bosna maçları. Uzatmaya gerek yok, ahlar vahlar belki bu yaz olmayacak ama Bosna olsaydı o topraklarda haddinden fazla batıcaktı o ekran bize. Portekiz deplasmanda evinde uyguladığı tarifeyi uyguladı ve yine 1-0 ile vizeyi kaptı. Avrupa'dan ziyade olaylı olaylardan sonra Cezayir ve gayet sakin bir şekilde Lugano'nun Uruguay'ı bileti kapanlar oldu. Artık ayakta kimse yok, kulağımız 7 Aralık'taki kurada, ardından Güney Afrika'daki finallerde.

15 Kasım 2009 Pazar

Avrupa Play - Off

Katılmadığımız için bizi pek ilgilendirmeyen, tabikide şimdilik, ama şöyle bir Mayıs sonu gelmeye başlayınca ahlar vahlar içinde kalıcağımız Dünya Kupası'nın Avrupa kıtası play-off ilk maçları dün akşam oynandı.
İrlanda : 0 - Fransa : 1
Portekiz : 1 - Bosna Hersek : 0
Yunanistan : 0 - Ukrayna : 0
Rusya : 2 - Slovenya : 1

Fransa deplasman galibiyeti ile kapıyı araladı diyebiliriz, Portekiz'de bi nebze olsun aynı. Ama Bosna'daki misapirperver tavır ne olur, biletide o belirler. Yunanistan'dan Ukrayna istediği gibi döndü ve Rusya 2-1 kazanmasına rağmen aslında herşey şuan Slovenya'nın elinde.
Bir diğer playoff maçında Uruguay, Kostarika'yı deplasmanda, bizde oynamasa bile çok sevdiğim Lugano'nun golüyle 1-0 devirdi. Dediğim gibi şimdi çok normalih ahlar vahlar Mayıs sonunda çıkacak ağzımızdan, heleki bosna bileti kaparsa ozaman yanmışız biz.

14 Kasım 2009 Cumartesi

Son Biletler

Afrika yolcuları artık tamamen belirlenmek üzere. Sabah oynan maçta Yeni Zelanda yıllar sonra Dünya Kupasına katılmaya hak kazandılar. Wellington'da oynanan maçta skor 1-0 Yeni Zelanda lehine sonuçlandı. Hem Yeni Zelanda'nın golünde, hem maç sonunda ve maçın kırılma anı olan penaltıyı kalecileri kurtardığı anda bembeyaz olan stdayumdaki görüntü görülmeye değerdi. Bahreyn için üzüldüm aslında, penaltıyı kazandıkları anda çok büyük bi sevinç yaşamışlardı. Ama sevinç kısa sürdü, işte Bahreyn'in kaderini çizen sadece bir penaltıydı.
Rusya - Slovenya mücadelesini az önce izledim. Rusya 2-1 kazandı. İlk goldeki dönüş ve 2 rakibe fena halde bakkala gönderme çok hoşuma gitti. Ama Rusya için bu skor gerçekten tehlikeli, yenilmişte olsa avantaj sanırım Slovenya'da.
Yunanistan - Ukrayna, İrlanda - Fransa ve Portekiz - Bosna Hersek maçları ile gece Avrupa adına devam edecek.
Afrika elemelerinde, Tunus deplasmanda Mozambik'e 1-0 yenilince Dünya Kupası şansını kendi elleriyle Kenya maçını 3-2 kazanan Nijerya'ya verdi. Kamerun ve Fildişi Sahilleri'de Afrika yolcuları oldular ve asıl kıyamet Mısır - Cezayir maçında kopucak.
Ve en son maç Kuzey Amerika - Güney Amerika playoff'u ile kapanacak. Kostarika evinde Uruguay'ı konuk edecek.

19 Ekim 2009 Pazartesi

Avrupa'nın Son 4 Bileti

Avrupa elemelerindeki 9 gruptan en iyi 8 ikinci ( artık ne demek oluyorsa ) bugün çekilen kura sonucunda Güney Afrika için kalan son 4 bileti almak için kapışacaklar. En kötü 2. olacağımız gruptan çıkamama başarısını gösterip artık kimi tutacağımızın hesabını yaparız biz, ama ilk hedefimiz bu play-off' tan kimlerin turlayacağını tahmin etmek. En iyi dünya kupası evde takip edilen dünya kupası.
İrlanda - Fransa
Portekiz - Bosna Hersek
Yunanistan - Ukrayna
Rusya - Slovenya

Fransa, Portekiz ve Rusya benim gözümde tura yakın taraflar. Yunanistan - Ukrayna eşleşmesi tam bir saatli bomba. İlk maç Yunanistan'da, büyük ihtimal Karaiskaki stadında olur maç, pisikolojik olarak Yunanlılar ilk maçta üstünlüğü almak isticeklerdir.

15 Ekim 2009 Perşembe

Obama'mısın Sen ?

Dün akşam oynanan Belarus maçında sonradan oyuna girip 35 dakika sahada kalan Beckham'ın maçın oyuncusu seçilmesi, Capello'yu biras işkillendirdi. Maçtan sonra yaptığı açıklamada Beckham'ın bu kısa süre zarfında yaptıklarıyla maçın adamı seçilmesini, Barack Obama'nın 8 aylık başkanlık döneminde hiç birşey yapmamasına rağmen Nobel Barış ödülünü almasına benzetti. Haklıda yani, başka zaman olsa Beckham cevap verirdide, Güney Afrika bileti Capello'nun ellerinde. Eli mahkum.

Bileti Kapanlar

Dün akşamki maçlar sonunda bir Dünya Kupası hayalimiz daha sona ermiş bulunmakta. Elin oğulları resimdeki gibi sevinirken biz sevineceğimiz yerine haybeye bi maçla dostluk kardeşlik zırvasını dolandırdık durduk. Saat itibariyle play-off'lar öncesi son bileti alan ülke Uruguay'ı deplasmanda 1-0 yenen Arjantin almış oldu. 9 grupta sonucunda Norveç topladığı 10 puanla en iyi 8 ikinci arasına giremedi. Avrupa elemelerinde Portekiz, Yunanistan, Slovenya, Rusya, Bosna Hersek, Ukrayna, Fransa ve İrlanda play-off'lar sonucunda 4'ü Güney Afrika bileti alıcak. Ve bileti alan 23 ülke şunlar:
*Fildişi Sahilleri, Gana
*Japonya, Güney Kore, Kuzey Kore, Avustralya
*Danimarka, İngiltere, Almanya, İtalya, Hollanda, Sırbistan, Slovakya, İspanya, İsviçre
*Honduras, Meksika, Amerika
*Arjantin, Brezilya, Şili, Paraguay
*Güney Afrika

Milli Maç Arası - 14/10/2009

İsviçre : 0 - İsrail : 0

İsveç : 4 - Arnavutluk : 1
6' Mellberg
40' Berg
42' Mellberg
86' Svensson
------
56' Salihi

Polonya : 0 - Slovakya : 1
3' Gancarczyk

Fransa : 3 - Avusturya : 1
17' Benzema
26' Henry (pen.)
65' Gignac
------
48' Janko

San Marino : 0 - Slovenya : 3
23' Novakovic
67' Stevanovic
82' Suler

Bosna Hersek : 2 - İspanya : 5
90+1' Dzeko
90+3' Misimovic
------
13' Pique
14' Silva
50' Negredo
55' Negredo
89' Mata

Portekiz : 4 - Malta : 0
15' Nani
45' Simao
51' Veloso
90' Edinho

Bulgaristan : 6 - Gürcistan : 2
6' Berbatov
14' Petrov
23' Berbatov
31' Angelov
35' Berbatov
44' Petrov
------
34' Dvalishvili
51' Kobiashvili (pen.)

Yunanistan : 2 - Lüksemburg : 1
30' Torosidis
33' Gekas
------
90' Papadopoulos (k.k.)

İngiltere : 3 - Belarus : 0
3' Crouch
60' Wright-Phillips
75' Crouch

İtalya : 3 - Güney Kıbrıs : 2
78' Gilardino
81' Gilardino
90' Gilardino
------
12' Okkas
42' Michael

Azerbaycan : 1 - Rusya : 1
54' Javadov
------
13' Arshavin

Almanya : 1 - Finlandiya : 1
90+2' Podolski
------
11' Johansson

Kazakistan : 1 - Hırvatistan : 2
26' Kislitsin
------
10' Vukojevic
90' Krancjar

Andorra : 0 - Ukrayna : 6
22' Shevchenko
61' Gusev
69' Lima (k.k.)
80' Rakytskyy
81' Seleznov
83' Yarmolenko

Japonya : 5 - Togo : 0
6' Okazaki
8' Okazaki
11' Morimoto
66' Okazaki
86' Okazaki


Türkiye : 2 - Ermenistan : 0

İspanya ile EURO 2008'in verdiği gazla grupta kafa kafaya oynarız diyorduk her turnuvanın kura çekilişinden sonra dediğimiz gibi. Ama elbette bir yerlerde baraj maçları bekler diyorduk bizi kendimize. Peki ne oldu bu akşam B planı bile yoktu bu akşamki planımızda, baraj dahi görünmüyordu. Fatih Terim'in vedası niteliğinde bir maçtan başka hiçbir başka özelliği yoktu bu maçın. Barış, kardeşlik, dostluk v.s.. zırvalandı durdu Belçika maçından sonra. Biz bizi öldürenlerle niye kardeş olmaya çalışıyoruz senelerdir hala anlamış değilim orası ayrı mevzu zaten. Yok bu maç diğer turnuvada sıralamamızı ilgilendirirmişte, tribünlerde Azerbaycan bayrağı yasakmışta, Bursa'lı seyircilerin maça tepkisi ne olcakmışta falan filan. Bu maçın bana tek özelliği vardı oda Fatih hocanın son maçıydı hepsi bu, gerisi gerçekten traş çünkü. Türk futbolu kendi çapında zirveye çıktığında Euro 2000 ve 2002 Dünya Kupası haricinde diğer başarılarda takımın başında hep o vardı. Tamam alışkanlıklarından vazgeçmiyor, dik kafa, hep aynı adamları çağırıyor ama o Fatih Terim bi yerden bakmak gerekirse. Hadi bakalım şimdi onun gitmesini isteyen tellallar onun yerine palavraspor gazetelerinde, köşe yazılarında kimleri beğeniyorlarsa kulübeye onları monte etmeye başlarlar artık. Lucescu, Daum, utanmadan Hiddink, Ersun Yanal, Bülent Uygun falan ama bence en uygunu Yılmaz Vural. Lig düşme olsa Milli takımı bile küme düşürür zaten bu adam.

Her golden sonra hocalarına son kez koşup sarıldılar, herşey için bu balık hafızalılar teşekkür etmesede İsviçre Avusturya'da milleti ekran başına diktisek bile senin sayende der gibiydiler. Burda Fatih Terim avukatlığı yapmıyorum ben, sadece yaka paça onu göndermek isteyen çok bilenlere demek istiyorum. Bu kadrola orda 3. olabiliyorsan, burdada bu gruptan çıkman lazımdı. Her turnuva öncesi yumurta kapı işinden gerçekten bıktı bu ülke, adam akıllı rahat rahat ne zaman maç izleyeceğiz ki, ki buna takımlarda dahil. Salaklığımız sayesinde ki herkez bunun farkında bir Bosna Hersek efsanesi bizim sayemizde yaratılmaya başlandı, biz başardık bunu. Üzülmekmi gerekir sevinmekmi muamma. Maçtan aklımda kalan tek konu Servet'in golü. Ayakla attı, sol ayakla, ağzım açık kaldı ne oluyoruz diye.

8 Ekim 2009 Perşembe

Sana Bu Son İhtarım

Adam akıllı maç izlemeyi bilmeyen, taşkınlıkta İngiliz'leri bile sollamaya yeminli, taraftar öldürme potansiyeline sahip Sırp taraftarlar için FIFA, Sırbistan futbol federasyonuna eğer teraftarlarının taşkınlıklara devam ederse Dünya Kupası grubunuzdaki puanların silineceği ihtarında bulundu. Romanya ve Avusturya maçında sahaya havai fişek atan Sırplar, Fransa maçında da maç boyunca sahaya kestane fişekleri atmışlardı. Oynadıkları güzel oyunları ve güçlenen futbol ekolüne bu seyirciler bi dert açmadan rahatlayamaz bunlar aslında.

Ukrayna - İngiltere

Cumartesi günü oynanıcak olan Dünya Kupası eleme maçı olan Ukrayna - İngiltere karşılaşması sadece internetten yayınlanacak. Bu karşılaşma şuan bir ilk olarak gözümüzün önünde durmakta. 3, 4 yıldır çeşitli siteler sayesinde zaten millet internetten maç takip eder haldedi. Ama iş bu sefer biraz değişik renk almış vaziyette. Ukrayna maçını İngiltere'de tvden yayınlanmayacak. Maçın yayın haklarını elinde bulunduran Satenta şirketi çöktükten sonra maçı yayınlamak isteyen şirketlere 2 milyon pound fiyat çekmesi tvlerin bu fiyat karşısında geri adım atmak zorunda bıraktı. Zaten Güney Afrika'yı garantileyen bi takım için bu fiyat biraz fuzuli bi harcama olurdu bi bakıma.
Maç Cumartesi akşamı http://www.ukrainevengland.com/ siteden yayınlanaca. Ama ağzınız boşuna sulanmasın. Site hem ücretli hemde gösterilmeyecek ülkeler listesinde Türkiye'de bulunmakta. İlerde birgün belki ülkemizde de bu uygulamaya gidilirmi bilinmez ama TRT'nin lig maçları için ihalede almak için asılacağı aşikar. Zaten yaptıkları açıklamada eğer D smart gibi kullanıcıyı kandırma yoluna gidilmez ise şimdilik şifresiz verilme lafları dolaşıp duruyor. Bakalım sözleri gibi herkesimi düşünmeleri devam edermi TRT'nin.

10 Eylül 2009 Perşembe

Milli Maç Arası 09/09/2009

Slovenya : 3 - Polonya : 0

12' Dedic
44' Novakovic
62' Birsa

Sırbistan : 1 - Fransa : 1

13' Milijas
------
31' Henry

Romanya : 1 - Avusturya : 1

55' Bucur
------
82' Scheimer

Norveç : 2 - Makedonya : 1

3' Helstad
26' Riise
------
80' Grncarov

Moldova : 1 - Yunanistan : 1

90' Andronic
------
33' Gekas

Malta : 0 - İsveç : 1

81' Berg

Macaristan : 0 - Portekiz : 1

11' Pepe

Kuzey İrlanda : 0 - Slovakya : 2

15' Sestak
67' Holosko

İtalya : 2 - Bulgaristan : 0

11' Grosso
40' Iaquinta

İskoçya : 0 - Hollanda : 1

82' Elia

İspanya : 3 - Estonya : 0

33' Fabregas
82' Cazorla
90' Mata

İngiltere : 5 - Hırvatistan : 1

8' Lampard (pen.)
17' Gerrard
57' Lampard
66' Gerrard
77' Rooney
------
71' Eduardo

Galler : 1 - Rusya : 3

54' Collins
------
36' Semshov
72' Ignashevic
90' Pavlyuchenko

Ermenistan : 2 - Belçika : 1

23' Gohai
51' Hovsepyan
------
90' Van Buyten

Çek Cumhuriyeti : 7 - San Marino :0

28' Baros (pen.)
44' Baros
45' Baros
48' Sverkos
67' Baros
86' Necid
90' Sverkos

Arnavutluk : 1 - Danimarka : 1

50' Bogdani
------
41' Bendtner

Almanya : 4 - Azerbaycan : 0

14' Ballack (pen.)
55' Klose
67' Klose
71' Podolski

Bir Başka Turnuvaya Yalanmak Üzere

İşi matematik hesabına dökmeye falan hiç gerek yok. 2010 Dünya Kupası artık bizim için gitti evet gitti diyorum çünkü maç gözümüzün önünde cayır cayır gitti, neyse maç içine birazdan geçelim. Maç haftası olduğundan iyice kaptırdık kendimizi Bosna maçına, yenmemiz lazım, galip gelmekten başka çare yoktu zaten dünkü postun başlığı gibi. 5 günlük milli maç sendromu bu maçtada kendi etkisini gösterdi ve Bosna dün maçın oynandığı stadda yine mağlup edilemedi. Altına kaçırma durumuna gelmeden işemeyen bi milletiz. Estonya deplasmanında alınan beraberlik, Belçika'yı ( kusura bakmayın ama uğursuz stad ) Şükrü Saraçoğlunda yenemememiz, ve İspanya maçında acemice kaçırdığımız puanlar. Bunları birbirine eklersek ahlarımız ve vahlarımız çok olur elbet. Bundan sonraki hedefimiz 2012 Avrupa şampiyonasıdır artık. Burda iş mucizelere kaldı.

Beklediğimden de süratli başladık maça, daha dakika 5'ken Emre'nin golüyle 1-0 öne geçtik. Rakibin morali düşmüş bizimkisi çıkmıştı. Zaten bakacak olursak kadro yapısı olsun oyun anlayışı olsun Bosna'dan kat ve kat üstünüz, ama gel görki olmayınca olmuyor. Baskı yapcağımız yerde biraz geri çekilmeyle ve hakemin gerçekten Bosna'ya olan karşı tutumuyla golü yedik. Pozisyonda faul yoktu, Fatih Terim'de buna isyan edip tribüne yollandı zaten ama hakem gerçekten çok taraflı bi maç yönetti. Bireysel hatalar, bocalamalar, Sercan'ında oyuna alınıp full tempo ileri gidelim derken zaman sıkıştı ve maç geneline yaycağımız baskıyı son dakikalara sığdırmak zorunda kaldık. Kaçan onca fırsat, kaleci Supic'in şansımı artık gününde olmasımı bilemicem Bosna'yı kurtardı. Bu zaman içinde Bosna fırsatların en kolaylarını yakaladı ama şanş işin içine girince olmayınca olmadı. Semih vurdu, Sercan vurdu, Emre vurdu, Tuncay vurdu, Arda vurdu direkte patladı, Supic kurtardı, Gökhan Gönül kendinden beklenmeyecek kadar kötü oynadı, ama olmayınca olmadı. İşimiz olmayan mucizelere kaldı. Artık kendimize bi takım seçicez, kolanı, çerezini Ne diyelim canımız sağolsun.


Tarihten Bir Sayfa

Blog Widget by LinkWithin