Ayça Şen ismini bilen bilir zaten radyolardan. Yıllarca dergilerde, gazetelerde yazdı durdu. Hala daha Radikal gazetesinde yazmakta kendileri. Onu daha iyi tanıyanlar zaten radyodan tanırlar Ayça Şenbaşkan adlı Virgin radyo'da yaptığı programdan. Yeri gelmiş zamanında - şimdi öğrendim - "Saatçi Bayırı" isimli birde kitap yazmış kendileri. Merak ettim açıkcası bu zirzop manyak kadının yazdığı kitabı. Önemsiz bir not ama; bu kadın için ekşisözlükte 19 sayfa boyunca 455 tane entry girilmiş, anlaşılan o ki gizli ünlülerden kendileri. Ocak ayında "Astronot" adında bi albüm çıkardı. Şaşırmadım değil neden çıkarır bu kadın albüm diye. Beklediğimden iyi bi albüm aslında ilk dinlediğimde. Sindirdikten sonra daha güzelleşmeye başladı zihnimde. Aptal gibi ve Budur şarkıları iyice yıkım şarkıları albümde. Ocakta çıkmış olabilir albüm çokta dinlemiş olabilirim ama asıl konumuz olan Budur şarkısı sabah işe giderken dolandı dilime ve hala daha gecenin 00,38'i olmasına rağmen bilgisayarda çalmakta. Kafanı vererek yoğunlaştığında şarkıya neler anlatmak istediğini anladım aslında. Bi yerlerden edinip dinleyin şarkıyı direk kendini verki bişeye benzesin. Hadi bakalım her defasında düşüp düşüp tek başına kalkabilen güçlü insanlar için gelsin şarkımız ;
Bize düşen beklemek
Kaçan kaçar karışmayız
Bunca sene durduk da
Koşan koşar yarışmayız
Durduğum yer belli benim
Gören görür baktığında
Tenim hasret güneşe
Bilen bilir yaktığında
Defomu saklamadım
Vuran vurdu çekinmeden
Kısık tuttum ışığı
Geçen geçti görünmeden
Ne aşklar yaşadım uğruna
Değer değmez bakmadım yaşıma
Hiçbir duvara yaslanmadım
Düştüm ama sızlanmadım
Budur..
Kimi akvaryumda bir balık
Kimi de kafeste bir kuş
Kanan oldu ben kanmadım
Kala kala çıplak kaldım
Gülen güldü kendine
Çıplak olan ruhumdu bilinenin aksine
Ne aşklar yaşadım uğruna
Değer değmez bakmadım yaşıma
Hiçbir duvara yaslanmadım
Düştüm ama sızlanmadım
Budur..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder