Bu sezon oynayacağımız ilk önemli karşılaşma olarak bakıyordum bu maça aslında. Ama 4-1'lik gelen galibiyet bu düşünceme biraz gölge düşürmüş oldu. Takım gerçekten güzel oynuyor, belki bu maça kadar oynadığımız ekipler hemen hemen bizim ayarımızda olmasada Kayseri adı ve bilindik gücü sayesinde zor maç olacağını işaret eder gibiydi. Galatasaray yine her maçtaki gibi hızlı bi tempoyla mücadelesine başladı maç başında. Dakikalar 14 iken kullanılan serbest vuruşta Arda'nın cılız kalan volesini kaleciden önce tamamlayan Baros ligdeki ilk golünü atmış oldu. Ama kaleciye burda bi müdahele varmıydı onuda tartışmak lazım. İlk yarının Kayseri adına öne çıkan 2 oyuncusu vardı, biri Gökhan Emreciksin diğeride yeni transfer Makukula. Makukula ilk önce takımının kullandığı kornerde topu ağlara göndererek skoru 1-1'e getirdi ve 4 dakika sonra Kayseri'li futbolcuların aut diye uzunca itiraz ettikleri - bencede aut - kornerde yine Makukula bu kez kaleleri şaırarak skoru Galatasaray aleyhine 2-1'e getirdi. Bu gölden önce sakatlanıp oyundan çıkan Toledo belkide ilerleyen dakikalarda bana göre Kayseri defansının aksamasına sebep oldu. 2. yarıya Galatasaray'da Keita yerine Elano, Kayseri'de ise Emreciksin yerine Olembe değişiklikleri yapıldı. Elano'nun girişiyle Galatasaray bu kez kanat organizasyonu yerine ortadan direk gelmeye başladı. Ortadan yüklenen Galatasaray, Baros'a içeri yollanan topta Kayseri defansının uzaklaştırayım derken Elano'nun önüne düşen topa harika vurmasıyla Galatasaray durumu 3-1'e getirdi. 2. Lincoln olur diye korktuğum Elano ceza sahası dışından attığı harika golle startı verdi belkide. Bu golden sonra maç iyice rölantiye geçti. Zaten dakika 71'de başlayan Nevizade Geceleri marşı başladığı an bu maç bitmiştir dedim kendi kendime. Bu sefer bütün stad ilk defa hepbir ağızdan söylüyordu marşı. Nevizade Geceleri Galatasaray için bi nevi Liverpool'un You Will Never Walk Alone'u gibi birşey olmaya başladı gibi. 88'de Arda 2 rakibini teker teker gecerek topla sıfıra iner inmez Baros'a çıkardı pas ve Baros'un golüyle skoru 4-1'e getirdi ve maçın skorunu tayin etmiş oldu. Bu arada kafama takılmıyor değil, bu takım nezaman vazgeçicek bu akıldan. Ali Sami Yen'deki bütün maçlarımızı neden Parçalı forma ile oynamıyoruzda bu morla çıkıyoruz. İçerde parçalıyı giyinde dışarda istediğinizi giyin karışmam. Bol gollü devam ediyoruz başladığımız gibi, bir dur diyen bakalım ne zaman çıkıcak.
galatasaray aleyhine değil, takımı aleyhine olacakmış galiba. ufak bir klavye sürçmesi olmuş.
YanıtlaSil