24 Ocak 2010 Pazar

Road to Hamburg

Postun başlığı aslında, Anadolu ve Avrupa yakasındaki düşman kardeşlerin bu yılki en büyük hedefleri, gönül isterki ikisinide oralarda görebilmek, ama sadece hayal.
PSV'de attığı her golden sonra kalenin arkasından dolanırdı, Ntv'de cumartesi yada pazarları onu izlerdik Avrupa'dan Futbolda. Parkta top oynadığımız zaman gol atınca özentilik işte ufağız, taştan direkli kalenin arkasından geçerdim kendimi o sanarak. Sonra Hollanda'dan Manchester'a uçtu, Manchester'in kırmızı tarafına. Nistelrooy kimmiş görmüştük orda. Gollerden sonra tribünlerden bi uğultu yükseliyordu, meğersem herkez yırtınırcasına Ruud, Ruud, Ruud diyormuş. Sonra sonra anlar olduk dergilerin içine iyice düşünce. Leblebi gibi atarken, kendini her klas futbolcunun hayatında sanki o formayı 1 kez bile olsa sırtına geçirmek zorunda olduğu Real Madrid'e transfer oldu. Sakatlıklar yakasını bırakadı burada. 4 yıl geçirdi Madrid sınırları içerisinde. 68 kez Real Madrid forması giydi ve bu maçlar içinde 46 gol attı. Maça dökersek çok iyi bir istatistik ama zamana yayarsak 68 maç bianda 4 yıl gibi geniş bir araziye yayılıyor. Şimdi 33 yaşında Ruud. Bugün Hamburg ile 1 buçuk yıllık sözleşme imzaladı. Hamburg Real Madrid'e bonservis parası ödemeyecek. Tottenham Ruud'un haftalık 100 bin sterlinlik talebini geri çevirmişti. West Ham'ın teklifinide Ruud geri çevirmişti. Bu iki Londra'lı dışında Stoke ve Galatasaray'da bulunmaktaydı. Galatasaray konusunu bilmiyorum ama Stoke'ye gidecek kadarda bu adam salak değildir onu tahmin edebiliyorum. Bakalım Hamburg ya çok büyük bir kumar oynadı, yada 33'lük Ruud kaldığı yerden azda olsa devam edecek.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Tarihten Bir Sayfa

Blog Widget by LinkWithin